Şimdi, bir kere şunu netleştirelim: Herkesin giydiği şeyin ne olduğuna karışanlar var ya, işte onlar bence bir tek kendilerini düşünmeli. Herkesin giydiği kıyafet, kişisel bir seçim. Bir insan neden rahat etmek için geniş bir tişört ve bol pantolon giyiyor? Belki de gününü daha rahat geçirebilmek için, kim bilir? Ya da neden birileri topuklu ayakkabıyla geziyor? Belki de başka bir estetik arayışındadır, bir tarzı vardır, kimseyi ilgilendirmez!

Ya bu kıyafet yargısı ne zaman başladı, kimse hatırlıyor mu? Sanki bir zamanlar herkesin birbirine "Kardeşim, bu da ne böyle?" diye bakması bir norm olmuş gibi. Oysa, her bireyin kendine has bir tarzı var ve bu tarzları yargılamak, başkasının özgürlüğünü elinden almak gibi bir şey. Yani, her zaman dışarıda "Aa, ne giydi, ne yapmış!" diyenler olacak ama asıl mesele, kimseye ne giydiğini soracak kadar haddini aşmamakta.

Hepimiz, giydiğimiz kıyafetlerle bir şekilde etiketleniyoruz. "Çok klasik", "Fazla gösterişli", "Çok salaş" gibi yargılarla karşılaşıyoruz. Ama sormak lazım: Kıyafetler gerçekten bizi tanımlar mı?

Toplum, hep aynı tarzı dayatmaya çalışıyor. Ama her birey, giydiği şeyle kendini rahat hissetmek ister. Ne giydiğimiz, kim olduğumuzu belirleyecek kadar önemli değil. Önemli olan, kendi tarzımızı bulup, rahatça dışarı çıkabilmek.

Sonuç olarak, kimse ne giyeceğimize karar veremez. Herkes istediğini giysin, yargılama yapmadan!